İstenmeyen ticari elektronik iletiler
Öncelikle şunu belirtmek isterim ticari elektronik iletiler başlığını ben koymadım, bu kanun koyucunun hepimizin maruz kaldığı istenmeyen e-posta ve sms’ler ile yasal yoldan mücadele ederken kullandığı bir adlandırma.
Malumdur ki, dünya üzerinde telefonun ve internetin yaygınlaşması ve kullanımının artması ile birlikte iyi amaçla kullanımların yanında söz konusu araçların kötü niyetli ve rahatsız edici kullanımını da görmek mümkün. Bu istenmeyen e-posta ve kısa mesajlar bizleri o kadar rahatsız etmeye başlamıştı ki –bir gün, bir marketin haftalık indirim listesi gelirken, diğer taraftan sevgili arayıp aramadığımızı soran mesajlar, diğer yandan hayatımızda bir kez alışveriş yaptığımız markanın bizi çağıran mesajları- sonunda Gümrük ve Ticaret Bakanlığı bu konuda önlem almak zorunda kaldı, iyi de oldu.
Öncelikle yapılan çalışma 6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun’un Resmi Gazetede yayımlanması ile oldu. Burada dikkati çeken ve o güne kadar şahit olmadığımız madde 6.maddeydi; “Ticari elektronik iletiler, alıcılara ancak önceden onayları alınmak kaydıyla gönderilebilir. “ ancak bu kanunun 01.05.2015 tarihinde yürürlüğe girecek olması sebebiyle, firmalar 30.04.2015 tarihine kadar dur-durak bilmeden mesaj göndermekten imtina etmediler. Kanunun yürürlüğe girmesi ile bu durum büyük ölçüde azaldı demek mümkün.
Bundan sonra kanunun yürürlüğünün düzenlenmesi amacıyla geçtiğimiz günlerde 15.07.2015 tarihinde Ticari İletişim Ve Ticari Elektronik İletiler Hakkında Yönetmelik yayımlandı. Yönetmelikler yapısı gereği kanunu destekleyici olmakla birlikte daha da ayrıntıların yer aldığı bir alt metindir. Yönetmeliğin Ticari Elektronik İletiler Ve Onay başlıklı 5. Maddesi gereği; “Hizmet sağlayıcının, mal ve hizmetlerini tanıtmak, pazarlamak, işletmesini tanıtmak ya da kutlama ve temenni gibi içeriklerle tanınırlığını artırmak amacıyla alıcıların elektronik iletişim adreslerine gönderdiği ticari elektronik iletiler için kendisi tarafından önceden onay alınır. Onay, reddetme hakkı kullanılıncaya kadar geçerlidir.” Bu hüküm biz tüketiciler için geçerlidir. Tacir ve esnaf olma durumundaki hükümler saklı olmakla birlikte, yönetmelikte izinsiz ileti gönderilebilecek gruplara bakmakta fayda var.
Şimdi gelelim, kanunu, yönetmeliği önemsemeden hâlâ söz konusu istenmeyen iletileri bize gönderenlere yapacağımız başvuru yoluna; Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, daha önce tüketici.gov.tr gibi örneklerini gördüğümüz gibi şimdi http://tiss.gtb.gov.tr/ sayfası ile istenmeyen iletilerin şikâyeti yolunu açmış bulunuyor. Siteye girip, T.C Kimlik Numaranız, Telefonunuz Ve Doğum Yılınızı girmeniz ile telefonunuza onay için gelecek aktivasyon mesajını siteye girerek giriş sağlayabiliyorsunuz. Buradan istenmeyen sesli arama, kısa mesaj ve e-postalar için şikâyette bulunabiliyorsunuz. Sistem sizden gerekli bilgileri, ekran görüntüsü gibi bilgileri de istiyor. Şikâyetiniz gerçekleştikten sonra, haklı bulunmanız halinde ilgili firmaya 6563 Sayılı Kanun gereği 1.000 TL ila 10.000 TL arası idari para cezası kesilmesi gündeme geliyor.
Geç de olsa, istenmeyen iletiler ile ilgili sırasıyla kanun, yönetmelik ve bir şikâyet sistemi geliştirilmesi biz tekil kullanıcıları sevindirmiş oldu. Bu uygulamanın telefon numaramızı veyahut mailimizi nereden aldıklarını bilmediğimiz şirketlerin bizlere istedikleri gibi ileti göndermelerinin de önüne büyük oranda geçeceğini son aylarda yaşayarak görmüş olduk. Umarım daha da iyiye gidecektir!
No Comments